Aydın YILDIZ
Petrol Ofisi Grubu Denizcilik Kıdemli Müdürü

Yurt içinde Hopa’dan İskenderun’a uzanan geniş bir hizmet ağına sahip olan Petrol Ofisi Marine, global operasyonlarıyla beraber her yıl iç pazarda 30 binden, transit pazarda 3 binden, madeni yağ pazarında 2 bin 500’den fazla gemiye hizmet veriyor. Yıllık 1 milyon tonu aşan deniz yakıtı ikmali yapan firmanın faalietlerini, Denizcilik Kıdemli Müdürü Aydın Yıldız ile konuştuk.

Petrol Ofisi'nin mavi vatanın tamamını kapsayan çok ciddi bir hizmet ağı var. Denizcilik sektörüne yönelik sunduğunuz oldukça geniş kapsamlı bu hizmetlerinizden kısaca bahseder misiniz? 
Denizcilik sektörüne hizmet veren PO/Marine markamız, yıllık 1 milyon tonu aşan deniz yakıtı ikmaliyle Türkiye denizcilik yakıtları pazarının lideri konumunda. Hopa’dan İskenderun’a kadar Türkiye’nin tüm sahil şeridi boyunca konumlandırılmış 7 deniz terminali ve 1 yüzer istasyon ile Türkiye’de denizcilik sektörüne transit, ÖTV’siz, gümrüklü yakıtlar, deniz yağları ikmal ve hizmetlerini bir arada sunabilen tek şirketiz. Deniz trafiğinin en yoğun olduğu, Marmara Bölgesi’nde bulunan Derince Terminalimiz sayesinde İstanbul Bölgesi’nde kesintisiz ve süratli hizmet veriyoruz. İstanbul’da yolcu taşımacılığı yapan deniz taşıtlarının yüzde 90’ına yakıt ikmali yapıyoruz. Türkiye’nin tüm limanlarından gemilere yakıt sağlamanın yanı sıra İstanbul Boğazı’nı transit geçiş için kullanan yerli ve yabancı gemilere de yakıt ikmali yapıyoruz. Markamız ürün çeşitliliği, lojistik kapasitesi ve piyasadaki etkinliği ile Akdeniz, Ege ve Karadeniz sahil şeridinde de önemli bir gemi yakıtı tedarikçisi durumunda. Bunun yanında bu yıl Vitol Bunkers ile yaptığımız iş birliği kapsamında hizmet alanımızı global arenaya taşımayı da başardık. Şu an 60 farklı ülkede yaptığımız ikmalle; her yıl iç pazarda 30 binden, transit pazarda 3 binden, madeni yağ pazarında 2 bin 500’den fazla gemiye hizmet veriyoruz. 

Petrol Ofisi olarak karada olduğu gibi denizcilik sektöründe de pazarda önemli bir paya sahipsiniz. PO/Marine olarak geçtiğimiz seneyi zirvede tamamlamıştınız. Bu senenin ilk 6 ayını geride bıraktık. Gidişat nasıldı?
2019 yılından beri liderliğimizi koruduğumuz denizcilik alanında öncü adımlar atıp pazar payımızı büyütmeye devam ediyoruz. Nitekim Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 2022 Denizcilik Satışları Raporu’na göre geçtiğimiz yıl toplam satış hacmimizi 1 milyon 42 bin 110 tona yükselterek transit pazarda yüzde 35,9 ve yurt içi denizcilik yakıtları pazarında ise yüzde 45,8 pazar payı ile üst üste dördüncü kez sektörün lideri olduk. EPDK’nın 2023 ilk 4 ayı için açıkladığı rapora göre de transit pazarda yüzde 35,4 ile pazar liderliğimizi korurken yurt içi denizcilik yakıtları pazarında ise yüzde 43,9 ile pazar liderliğimiz devam etmektedir.  

IMO'nun karbon emisyonu hassasiyeti malum. Mevzuat her geçen gün buna göre şekilleniyor. PO/Marine olarak bu noktada sizin ne tür çalışmalarınız var? IMO'nun 2030 ve 2050 hedeflerine dair sizin ne tür plan ve programınız var?
Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (International Maritime Organization–IMO) Deniz Çevresini Koruma Komitesi 80’inci Dönem Toplantısı (Marine Environment Protection Committee-MEPC 80), 03-07 Temmuz 2023 tarihleri arasında çevrim içi ortamda gerçekleştirildi. Toplantıda, Uluslararası Denizcilikten Kaynaklanan Sera Gazı Emisyonlarını Azaltmak İçin Revize Strateji (IMO 2023 Sera Gazı Stratejisi) kabul edildi. Bu bağlamda nihai emisyon azaltım hedefine başlanması ve 2050 yılı öncesi veya hemen sonrasında net sıfır hedefine ulaşılmasına karar verildi.

Petrol Ofisi olarak Very Low Sulfur Fuel Oil (VLSFO) değişimi öncesi ilk VLSFO ikmalini yapmayı başarmıştık. Dünyanın 2050 yılı net sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda da yine sektörümüze öncülük etmek için bu yıl içinde proje grubumuzu kurup hazırlıklarımıza başlayacağız. Alternatif yakıtlar konusunda ön araştırmalarımızı yapmaya başladık. Hatta grup şirketimiz Vitol Bunkers; Singapur, BAE’nin Füceyre Emirliği, Çin, ABD ve Amsterdam-Rotterdam-Antwerp bölgelerinde dekarbonizasyon konusunda müşterilerine hizmet vermeye başladı. Çok yakın zamanda ülkemizde de bu konuda adımlar atacağız.   

PO Marine olarak Türkiye'de bir ilke daha imza atarak Denizcilik Yakıtları Kalite ve Miktar Güvence Sistemi oluşturdunuz. Sistemin işleyişi ve sektörden geri dönüşler nasıl?
IMO 2020 yakıt sülfür regülasyonu denizcilik endüstrisini etkileyecek köklü değişiklikler getirdi. Biz de PO/Marine markamız ile müşterilerimizin bu değişime uyumunu sağlamak için Denizcilik Yakıtları Kalite ve Miktar Güvence Sistemi’ni oluşturduk. Türkiye’de ilk ve tek olan bu müşteri odaklı hizmeti, PO/Marine olarak ücretsiz olarak sunuyoruz. Bu yeni sistemde, tüm PO/Marine ikmallerimizi 365 gün, 7/24 bağımsız ve akredite gözetmenler eşliğinde ve sorumluluğunda gerçekleştiriyoruz. Böylece bizi tercih eden müşterilerimiz ne miktarda ve ne kalitede yakıt aldıklarını, aldıkları ürün ve hizmet kalitesinin uluslararası akredite bir gözetmen güvencesinde takip edildiğini biliyorlar. Bu hizmeti hayata geçirdiğimiz günden bu yana sektörden çok olumlu geri dönüşler aldığımızı da ifade etmek isterim. Denizcilik Yakıtları Kalite ve Miktar Güvence Sistemi’nde sürecin nasıl işlediğini ise şu şekilde özetleyebilirim:

•    Geminin ve barcın ikmal öncesi tank miktar ölçümleri yapılır, tam ve eksiksiz ürün teslim güvencesi sağlanır.
•    İkmal öncesi, esnası ve sonrasında tüm operasyon detayları kayıt altına alınır.
•    Tüm güvenlik önlemleri kontrolü sonrası gözetmen kontrolünde ikmale başlanır.
•    Şahit numuneleriniz akredite laboratuvarlarda 3 ay süre ile muhafaza edilir.
•    Gemi ve barge personeli gözetiminde bağımsız gözetmen tarafından damlama metodu ile numuneler alınır.
•    Gözetmen tarafından hazırlanan BDN’ler geminin ve barcın başmühendisleri ve kaptanları tarafından imzalanır.
•    Yakıt ikmali ile ilgili tüm raporlar ikmalden çok kısa bir süre sonra sistem üzerinden e-posta ile otomatik olarak gönderilerek müşterimizin süreç hakkında tüm bilgilere ulaşmasını sağlıyoruz. 

Son olarak özelde Karadeniz'i, genel anlamda da tüm dünya sularını istikrarsızlaştıran bir siyasi gündem var. Bu sizin ticaretinizi nasıl etkiliyor?
2022’de sektörümüzü en çok etkileyen olay Rusya-Ukrayna savaşı oldu. İlk aylar bütün üretim, sevkiyat durdu. Bizim ülkemizin Karadeniz sahili tamamıyla Rusya’dan ve Türki Cumhuriyetlerden ithal edilen kargolarla beslenir dolayısıyla bu süreçte operasyonel sıkıntılar doğdu. Fakat Türkiye genelinde hava, deniz ve karada eşit olarak yayılmış olan altyapımız sayesinde artan lojistik maliyetlerinin yarattığı sorunların üstesinden geldik. Şu an ticari faaliyetlerimizi kesintisiz bir şekilde sürdürüyoruz. Zaman zaman tahıl koridoru anlaşmasının askıya alınması pazarı etkilese de yavaş yavaş pandemi öncesi dönemdeki canlılığa dönmek üzereyiz. Türkiye, bulunduğu konum itibarıyla Rusya-Ukrayna krizinden en çok etkilenen ülkelerden oldu diyebiliriz. Ayrıca 2023’te resesyon etkisini de hissediyoruz. Sektörü pandemi öncesi tonajlara ulaştırmak için Petrol Ofisi olarak tüm gücümüzle çalışıyoruz.