Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) yayımladığı yeni Küresel Ticaret Güncellemesi, deniz tabanlı sektörlerin dünya ticaretinin %7’sini oluşturduğunu ve okyanus ekonomisinin küresel ticaretin temel taşlarından biri haline geldiğini ortaya koydu.
Denizcilikte Karışık Tablo: Toparlanma ve Durgunluk Yan Yana
Rapor, denizcilik sektörünün pandemi sonrası toparlanma eğilimleri ile yapısal sorunların iç içe geçtiği bir tablo çizdiğini belirtiyor. Kıyı ve deniz turizmi pandemi öncesi seviyelere geri dönse de, deniz yük taşımacılığı 2023'te zayıf küresel talep ve aşırı kapasite nedeniyle ciddi bir düşüş yaşadı. Ancak 2024’ün başlarında Süveyş ve Panama kanallarındaki kesintiler nedeniyle yük taşımacılığı oranlarında keskin bir toparlanma gözlendi.
İstikrarlı Talep, Bölgesel Farklılıklar
Liman altyapısına, işlenmiş deniz ürünlerine ve deniz teknolojilerine olan istikrarlı talep, okyanus temelli ticaretin dayanıklılığını korumasını sağladı. Buna rağmen, sektörler ve bölgeler arasında önemli performans farklılıkları gözlemleniyor.
Kritik Zorluklar Kapıda
Sektörün geleceği ise çok sayıda zorlukla karşı karşıya. İklim değişikliğine bağlı kuraklıklar, Süveyş ve Panama kanallarında yaşanan aksaklıklar gibi faktörler taşımacılık rotalarında gecikmelere ve uzamalara neden oluyor. Bu durum, özellikle Küçük Ada Devletleri ve En Az Gelişmiş Ülkeleri olumsuz etkiliyor. Ayrıca, deniz seviyesinin yükselmesi, plastik kirliliği ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi çevresel tehditler de sektör için ciddi riskler oluşturuyor.
Ticaret Politikası Belirsizliği Derinleşiyor
Çelik ve alüminyum gibi kritik sektörlere yönelik yeni gümrük tarifeleri, gemi inşası ve liman yatırımlarının maliyetlerini artırırken, deniz taşımacılığında karbonsuzlaştırma hedefli politikalar da teknolojik kapasitesi sınırlı ülkeler için yeni eşitsizlikler doğurabilir.
UNCTAD’dan “Mavi Mutabakat” Çağrısı
UNCTAD raporunda, “Okyanus ekonomisi bir niş değildir. Tedarik zincirlerine güç verir, işleri ve gıda sistemlerini destekler ve dünya çapında inovasyonu yönlendirir,” ifadelerine yer verildi. Kurum, bu potansiyelin sürdürülebilir şekilde hayata geçirilmesi için 2,8 trilyon dolarlık yatırım çağrısında bulundu. Önerilen “Mavi Mutabakat”, dört temel alanda hedeflenen yatırımları içeriyor: mangrov ormanlarının korunması, denizcilik ve balıkçılıkta karbon azaltımı, sürdürülebilir okyanus temelli üretim sistemleri ve kıyı-açık deniz rüzgar enerjisi altyapıları.